İş kazası, 506 Sayılı kanunun 11/A maddesinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre iş kazası, maddede sayılı olarak belirtilmiş hal ve durumlardan herhangi birinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olaydır. İşbu maddede sayılı haller ise örnekleme niteliğinde değil sınırlayıcı niteliktedir.
5510 sayılı yasanın 13/1. Maddesinde ise iş kazası sayılan durumlara yer verilmiş olup iş kazası nedeniyle sosyal sigorta yardımlarının yapılabilmesi öncelikle kurumun zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası olduğunu kabul etmesine bağlıdır. İş kazası olgusu kurumca kabul edilmezse sigortalının ya da hak sahiplerinin olayın iş kazası olduğunu dava yolu ile tespit ettirmesi gerekmektedir.
İş kazası ani bir olay sonucu meydana gelmekte olup zarar ile ani olay arasında uygun bir illiyet bağı bulunması gerekmektedir. İşbu kanunda da bu husus belirtilmiş olup dışarıdan gelen bir etkiden söz edilmemiştir. Nitekim, işverenin zararın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığı önem arz etmemektedir.
Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı hükmünde; iş kazasının gerçekleşmesinde işverenin kusurunu veya herhangi bir dış etkenin gerçekleşmesini göz önünde bulundurmamış olup bu doğrultuda, sigortalının kalp krizi veya beyin kanaması geçirmesi ile intihar etmesini iş kazası kapsamında değerlendirmektedir.( Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 2019/3234 E., 2020/2115 K.)