Anayasa Mahkemesi – İşçinin bir iş arkadaşı ile yaptığı cep telefonu yazışmalarının işveren tarafından incelenmesi ve bu yazışmalar gerekçe gösterilerek iş akdinin feshedilmesi özel hayata saygı hakkı ve haberleşme hürriyetini ihlal eder.
Başvuru No : 2019/25604
K.T : 21.09.2022
Özel hayat, TDK’ da şöyle tanımlanmıştır, ‘’kişinin kendine özgü yaşayışı, yaşama tarzı ‘’. Kısacası özel hayat kişinin sadece kendisi için saklı tuttuğu ve kimseyle veya sadece belirli kişilerle paylaşmak istediği alandır. Herkes kendi özel hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahip ve kimsenin özel hayatına ve onun gizliliğine dokunma hakkı yoktur. Özel hayatın gizliliği Anayasamız’ da güvence altına alınmıştır. Gelişen günümüz teknolojisi ile birlikte özel hayata dâhil olan alanlar fazlasıyla genişlemiştir. Kişilerin özel hayatı artık sadece aile hayatı ve konut alanlarıyla kalmamış, kamusal ve sanal alanları da özel hayatı kapsamaya başlamıştır.
Teknolojinin beraberinde getirdiği ve hayatı kolaylaştırdığı en önemli noktalardan biri, haberleşmedir. Haberleşme, kişiler arasındaki farklı araçlar ile yapılan bilgi, düşünce hatta duygu aktarımını ifade etmektedir. Haberleşme hürriyeti, en başta bu hakkın engellemesi olarak her türlü müdahaleyi reddetmektedir. Bu husus özel hayatın bir unsuru olarak doktrinde kabul görmekte olup haberleşme hürriyetinde haberleşmenin içeriği ile ilgilenilmez, sadece bu içeriğin gizliliği ile ilgilenir. Bu hak kişilere sadece bizim yasalarımızda verilmiş bir hak olmayıp özel hayatın ve haberleşmenin içeriğinin korunması hakkı, uluslararası bildirgeler, sözleşmeler ve belgelerle de güvence altına alınmıştır. Anlaşılacağı üzere bu durum, ulusal ve uluslararası alanda önemli ve korunmaya değer bir haktır. Keza haberleşme hürriyeti de Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Mezkur yasada herkesin haberleşme hürriyetine sahip olduğu ve haberleşmenin gizliliğinin esas olduğu ifade edilmiştir. Hiçbir kimsenin kişinin bu hakka tecavüz etme hakkı bulunmamaktadır.
Ülkemizdeki en yüksek mahkeme olan Anayasa Mahkemesi’ne bir işçi tarafından yapılan bireysel başvuruda da özel hayatın gizliliği ve haberleşme hürriyetinin ihlal edilip edilmediği uyuşmazlık konusu olmuştur. Bu kararın Türk Yargısına emsal niteliği olması sebebiyle işçilerin kendilerine sağlanan hakları bilmesi ve kendilerini güvence altında hissetmeleri önem arz etmektedir. Bu makalemizde de biz bu konuya değineceğiz.
Anayasa Mahkemesine taşınan bu uyuşmazlıkta, bir işçinin bir iş arkadaşı ile yaptığı cep telefonu yazışmalarının işveren tarafından işçinin izni ve isteği olmaksızın incelenmiş, hatta incelenmekle kalmamış ve işçinin kendi cep telefonu ile yani kendi zilyetliğinde ve kendi alanında olan vasıta aracılığıyla iş arkadaşı ile görüşmesinin içeriği dolayısıyla iş sözleşmesi feshedilmiştir. Yukarıda bu yazımıza giriş yaptığımız bölümde açıkladığımız üzere, başlı başına işçinin cep telefonu ile görüşmesinin incelenmesi özel hayatına dokunulduğunu ve bu hakkının ihlal edildiğini göstermektedir. Bu hakkın ne kadar önemli olduğunu hatta sadece ulusal alanda değil ulusal üstü alanda da kişilerce dikkat edilmesi gerekmekte olan bir hak olduğunu açıkladık.
Söz konusu kararda, WhatsApp mesajlaşma programının kişisel kullanıma ilişkin olduğu herkes tarafından bilinen ve bir başka kimsenin bu alana dokunması yani somut olayda işverenin işçinin cep telefonunu denetlemesi işçinin özel hayatının ve haberleşmesinin gizliliğinin korunmasındaki makul beklentisine aykırı olduğu ifade edilmiştir. Herkesin özel hayatı kendinedir, bir başkasının özel hayatınıza müdahalesine izin vermeyiniz böyle bir durumda hukuki destek almak için ofisimiz bünyesinde bu alanda emsal kararlar almış uzman avukat kadrosu ile hizmettedir.