6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “Kişilik hakkının zedelenmesi” başlıklı 58. maddesinde“Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir.’’ denilmiştir.
Kişilik hakları hukuka aykırı bir şekilde saldırıya uğrayan kimse kendisine manevi tazminat ödenmesini isteyebilir. Mahkeme, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır.
Keza, müvekkili tarafından haksız bir şekilde baroya ve savcılığa şikayet edilen avukatın da kişilik haklarının saldırıya uğradığının kabul edilmesi gerekmektedir. Çünkü avukatların da haksız şekilde uğrayacakları şikayet nedeni ile işleri sekteye uğrayabilir ve kazançlarında eksilme meydana gelebilir. Bu yönüyle avukatların sosyal ve ekonomik durumları da dikkate alındığında, kendisini haksız ve mesnetsiz bir şekilde baroya şikayet eden kimselerden manevi tazminat isteme hakkı bulunmaktadır.
Ezcümle, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’da 2017/1372 E, 2018/1106 K. sayılı ilamı ile, müvekkili tarafından haksız yere baroya şikayet edilmesi sonucu, avukatın kişilik haklarının saldırıya uğradığı yönünde kanaat getirmiş ve avukatın manevi tazminata hak kazandığına hükmetmiştir.