Anayasa Mahkemesi 05/10/2022 tarihli ve 2019/16367 sayılı kararı ile; Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 11/06/2018 tarihli ve 2018/1929 E., 2018/6549 K. sayılı ‘’başvurucu lehine hükmedilen vekalet ücretini aşan avukatlık ücretinin tazminat davasına konu edilmesi mümkün ise de avukata para ödendiğinin serbest meslek makbuzu veya geçerli bir belge ile ispatlanması ve ödemenin hüküm tarihinden önce yapılması gerektiğini’’ belirten kararının adil yargılanma hakkına ihlal teşkil ettiğine karar vermiştir. Şöyle ki;
Anayasa’nın dayanak alınacak ‘’Hak arama hürriyeti’’ kenar başlıklı 36/1 fıkrasında ‘’herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.’’ denilmektedir.
Anayasa Mahkemesine yapılan başvuru ile başvurucu kendisini temsil eden avukata para gönderildiğini gösterir banka dekontlarını sunmuştur. Keza söz konusu paranın vekâlet ücreti için gönderildiğine ilişkin açıklamalar da mevcuttur. Ancak yerel mahkemece, yukarıda yer verilen Yargıtay kararı gerekçe gösterilerek, başvurucunun avukata ödediğini ileri sürdüğü ücrete ilişkin olarak serbest meslek makbuzu ibraz etmediği, banka dekontlarında dosya numarasının yazmadığı ve sonuncu dekontunda yargılamasında verilen karar tarihinden sonrasına ait olduğu gerekçeleriyle zararın ispatlanamadığı sonucuna ulaşmıştır.
Başvurucu ise adil yargılanma hakkının ve mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek Anayasa Mahkemesine başvurmuştur. Anayasa mahkemesi ise yerel mahkemece hakkaniyete uygun yargılama hakkının ihlal edildiğine kanaat getirmiştir. Kısacası, Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin makalemize konu kararında yer verilen avukatlık ücretinin ödendiğinin sadece serbest meslek makbuzu ile ispatlanma zorunluluğu artık geçerli değildir. Kuvvetli emareler halinde banka dekontuyla da ispatlanması mümkündür. İşbu karar tarafımızca yerinde olup kişilerin anayasal haklarının güvence altında olabilmesi için isabetli bir karar olmuştur.