Satıcının ayıptan doğan sorumluluğu hukukumuzda, Türk Borçlar Kanunu içerisinde düzenlenmiştir. İşbu kanun uyarınca ayıbı, satılanın alıcıya bildirdikleri nitelikleri taşımaması veya satılandan beklenen yararları azaltan ya da kaldıran eksiklikler bulunması olarak tanımlayabiliriz.
Malın tesliminden sonra veya malın kullanılmasıyla birlikte ortaya çıkan ayıpları ise gizli ayıp olarak adlandırırız. Gizli ayıbın ortaya çıkması durumunda ise alıcı durumu derhal satıcıya haber vermeli veya bildirmelidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun yukarıda yazılı hükmünde yer alan somut durumda ise; araçta ilk günden itibaren arızalar meydana gelmiş ve bu husus taraflar arasında ayıplı malın misli ile değiştirilmesi davasına sebebiyet vermiştir.
Somut durumda, araçta meydana gelen arızalar sonucu onarım yapılmış olduğu ve yapılan onarımlar sonucunda arızaların giderildiği ancak arızaların giderilmesi amacıyla yapılan onarımlar sırasında aracın birçok parçasının değiştirildiği, böylelikle aracın orijinal halini kaybetmiştir ve tüm bu nedenlerle gizli ayıbın meydana geldiğinin kabulü gerekmektedir.
Aracın arızaları giderilmişse de alıcının araca duyduğu güvenin sarsılması nedeniyle, araçtan beklediği konforu ve performansı alamaması nedeniyle Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca aracın yenisi ile değiştirilmesi gerektiğine hükmedilmiştir.(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/947 E., 2019/999 K.)